3 Şubat 2011 Perşembe

yok yok. belki de bizim hiç gerçek bir ilişkimiz olmadı. çok acayip. diğerleri ile bile bu kadar olmamıştı. çok acayip.

"sizin gibi olmayanlara tahammül edemiyorsunuz ama herkes size tahammül etsin istiyorsunuz?"

bir ölüm yaşandı. herkes yine kendi yüzünü paylaştı o ölüm yolu ile. ben de her zamanki gibi suskun kaldım. twist. ya da nereden geliyor bu karşı tarafı bozmama hali? ben biliyorum. şiddetli zamanlarda, ortalığı sakinleştirme görevin olmuştu. hatırladın mı?

çok rahatsızım. sanat ile ilgilenenlerin hayatı böyle, diyenler; ne işin vardı evinle, çoluğunla, çocuğunla kalsaydın, diyenler; hepsini bırakalım benim bunları dert edinişim, yine bir ... yere gidiyor. en yakınımdakiler toplum böcekleri. o zaman dolabımı gözden mi geçirsem? gücüm var mı? pure bir insan dolabı yapmaya gücüm var mı? ne kadar çok pütürcük. homojen mi olur? böylesi de fazla. nasıl olacak?

en büyük hayalimiz eşyalar üzerinden olunca işte o zaman midem bulanıyor.
ayakta kalmak bu kadar zor olunca, işte o zaman bana da tren çarpsın alicim.

yalnızlık. sana dayanabildiğim gün belki de pure dolabım olur. seçilmiş bir sürü yumak koyarım oraya. yoksa ben gittiğim için mi siz de gittiniz? elimde kalanlar hep sinekli örümcek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder